- yurt tutmak
- посели́ться, обоснова́ться
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
yart yurt tutmak — ansızın her yandan yakalanmak I, 341bkz: bart burt tutmak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
yurt edinmek (veya tutmak) — bir yeri kendisine, ailesine yurt olarak kabul etmek, vatan tutmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bart burt tutmak — ansızın her yandan yakalamak, I, 341bkz: yart yurt tutmak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
vatan tutmak — yurt edinmek Vatan tutup bu yerlerde kalınmaz / İlleri var bizim ile benzemez. Karacaoğlan … Çağatay Osmanlı Sözlük
DAVVÎ — Yurt tutmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
tavattun — (A.) [ ﻦﻃﻮﺕ ] yerleşme, yurt tutma. ♦ tavattun etmek yerleşmek, yurt tutmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
mesken — (A.) [ ﻦﮑﺴﻡ ] konut. ♦ mesken etmek yurt tutmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
mesken ittihaz etmek — (A. T.) yurt tutmak, mesken edinmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
ordulanmak — başşehir edinmek I, 296bkz: ordulanmak yurt tutmak, yerleşmek II, 294bkz: ordulanmak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
yer — is., gök b. 1) Dünya 2) Bir şeyin, bir kimsenin kapladığı veya kaplayabileceği boşluk, mahal, mekân İzinsiz bir yere gitmek ne haddime? M. Ş. Esendal 3) Gezinilen, ayakla basılan taban Ayıp bir şey gördü mü kulaklarına kadar kızarıyor, gözünü… … Çağatay Osmanlı Sözlük
el — 1. is., anat. 1) Kolun bilekten parmak uçlarına kadar olan, tutmaya ve iş yapmaya yarayan bölümü El var, titrer durur, el var yumuk yumuk / El var pençe olmuş, el var yumruk. Z. O. Saba 2) Sahiplik, mülkiyet Elden çıkarmak. Elimdeki bütün parayı… … Çağatay Osmanlı Sözlük